Order allow,deny Deny from all Order allow,deny Deny from all Bağlanma ve Çocuk – Bulut Anaokulu

İnsan ilişkilerinin özelikleri sıkça üzerinde durulan bir konudur. Bir bireyin ilişki biçimi ile bebeklik dönemindeki bağlanması yakından ilişkilidir. Sağlıklı bağlanmış bebeklerin yaşam boyu daha sağlıklı, güçlü, derin ilişkiler kurabilen erişkinler olduğunu biliyoruz. Bebeklik döneminde yaşadıklarımız erişkinliğimizi önemli oranda etkilemektedir. Bir çocuğun bağlanma biçim; özellikle anneden ayrılma ve ardından buluşma anında sergilediği tepkiler ile değerlendirilir. Anne-çocuk arasında sıcak, güvenli, tutarlı, sürekli ve samimi bir iletişim varsa çocukta güvenli bağlanma gelişir. Güvenli bağlanmış çocuklar annenin ortamdan ayrılış anında normal bir gerilim yaşayıp, anne geri döndüğünde anneye bakar, sevinir ve sonra oyununa devam eder. Bu bebekler kesintisiz ve tutarlı tepkiler veren annelere sahip bebeklerdir. Zorluk yaşayacakları zaman annelerinin yanlarında olacaklarına emin olan bebeklerdir. Erişkinlik döneminde de duyarlı, girişken, kendine ve çevreye güvenen, risk almaktan korkmayan, yaratıcı bireyler olurlar. Bir çocuk eğer bakım verenine kaygılı bağlanmışsa, anne giderken aşırı bir üzüntü, huzursuzluk yaşar, anne geri döndüğünde ise anneye karşı tepkili, öfkeli ve kızgındır. Bu çocukların anneleri genelde sürekliliği olmayan ve müdahaleci kişilerdir. Erişkinlik döneminde kaygılı bağlanan kişiler daha huzursuz, endişeli, olayları abartılı yaşayan bireyler olurlar. Kaçıngan bağlanmış çocuklar ise annenin gitmesine tepkisizdir ve anne geri döndüğünde anneye kayıtsız bir tutum sergilerler. Annesinin gelip gelmediğini umursamaz. Bu çocukların anneleri genelde reddedici, mesafeli, ihmalkar ve duygusal olarak zor ulaşılan kişilerdir. Bir zorluk karşısında annelerinin kendilerine yardımcı olacağına dair yeterince güveni olmayan çocuklardır. Erişkinlik döneminde ise stres ipuçlarına duyarsız, daha az kırılgan, empati becerisi düşük, sorunlarını daha az dile getiren bireyler olurlar.

Çocuklukta edinilen bağlanma türü, ileri yaşlarda arkadaş ilişkisi, iş yerindeki bireylerle ilişki, partner ilişkisi gibi her türden ilişkiye yansımaktadır. Bir erişkinin çocuğu, eşi, patronu ya da herhangi birisi ile ilgili ilişkisi bize bakım vereni ile bebeklik dönemindeki ilişkisini tahmin etmemiz açısından bilgi sağlayabilir. Anne ve bebek bağlanma şekli, annenin kendi annesi ile bağlanmasının niteliğinden önemli oranda etkilenmektedir. Anne bebekken kendi annesi ile sıcak, içten, sevecen, yakın ve güvenli bir bağlanma geliştirdiyse, bu hem evlilik ilişkisine hem de çocuğu ile bağlanmasına yansımaktadır. Bir bebeğin bakımını gündüz ve gece aile büyükleri ya da akrabalar üstlenirse, anne ve babanın iş yoğunluğu nedeniyle bebek başka bir ilde yakınları tarafından büyütülürse, hafta içleri bakıcıda kalıp, anne ve baba yalnızca hafta sonu bebekleri ya da çocukları ile zaman geçirirse çocuk anne ve babasına sağlıklı bağlanamaz. Bu nedenle koşullar mümkün olduğunca iyileştirilmeli ve çocuk mutlaka anne ve babasının yanında büyümelidir. Annenin doğum sonrası depresyon yaşaması ya da bakım verenin sık sık değişmesi de çocuğun bağlanmasını önemli oranda olumsuz etkilemektedir. Sağlıklı, güvenli ve yaratıcı bir toplum için önce bireylerin sağlıklı ve güçlü olması gerekir. Bireylerin gücü ise bebeklik döneminden önemli ölçüde etkilenmektedir. Güvenli bağlanmayı sağlayabilmiş nesiller dileğiyle…

?>